TÜRK KÜLTÜRÜNDE HAKANLAR VE KOVUCULAR ( YALANCILAR)
Uygurlar devrinde bilgiyi öven ve öğrenilmesi tavsiye edilen şu şiir dikkat çekicidir:
" Bilgi bilen ey beyim
Bilgi sana eş olur
Bilgi bilen insana
Birgün devlet yar olur
Bilgili insan beline
Taş kuşansa kaş olur
Bilgisizin yanına
Altın kona taş olur "
Arap müellifi El Cahiz 'in verdiği bilgiye göre, Türgiş Kağanı Sulu Han İslamiyeti tanımak için Emevi Valisi Cüneyt B. Abdurrahman' a bazı sorular yöneltmiştir: sorulardan biri şöyledir: Yalancı, iftiracı kimseler hakkında ne gibi müeyyide uygularsınız? Cüneyt B. Abdurrahman şöyle cevap verir: Sürgün cezası, ahaliden uzaklaştırma, hor bakma gibi cezalar veririz der.
Bunun üzerine Sulu Han:"Sadece bu mu?" dedikten sonra şöyle konuşur.
"Bizde kovucu( iftiracı) insanların arasını tutuşturan kimsedir. Böyle bir insanı hiç bir kimsenin göremeyeceği yere hapsederim, sizin hırsızın elini kestiğiniz gibi bizde onun iftira eden azasını keseriz" der.
Sayın Savaş Kalaycı başkanım: Bir yılda o kadar meyve verdiniz ki( kültürel faaliyetler yapmanız, salgın sürecini en iyi şekilde yönetmeniz, her mahallede otopark alanları açmanız, şehrin her yerine anında müdahale etmeniz, makamınıza gelen her vatandaşın derdini dinlemeniz, Ongun a.ş de onlarca kişiye iş vermenizden dolayı) birilerinin taşlamaktan başka çarelerinin kalmadığı görülmektedir.
Saygılarımla
Tarihçi Bünyamin Taşçı